Güzel bir vasıftır. Sevgisine, sözüne bağlılık; çağımız insanı için bahsi geçtiğinde imrenilen ancak yaşamada zorlanılan bir haslet. Vefa aslında terim olarak, tabir olarak “ahde vefa;” insanın vermiş olduğu bir sözüne, bir ahdine, bir anlaşmasına sadakat göstermesi demektir. Ahdini çiğnememesi, sözünden dönmemesi, randevusuna gelmesi, verdiği sözü tutması demektir…
“Ahdine vefası olmayanın dini yoktur” kadim medeniyetimizin esas unsurlarındandır. Evvela ruhlar aleminde Yaradan’a verdiğimiz söz var. “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” ilahi sorusuna “elbette öyle” cevabına vefamız…
Bize özgürlüğümüzü veren vatanımıza, gölgesinde yaşadığımız bayrağımıza, yurt edinip bırakan atalarımıza, uğruna can veren şehitlerimize vefa…
Kültürde, sanatta, bilimde bırakılan mirasa vefa; üzerine değer katarak ileriye taşımak yeni nesillere aktarmaktır…
Vefalı bir dosttan daha kıymetli ne vardır. Sevgisine güvenilen, düştüğünde elinden tutan, dostunun arkasını toplayan, nefsine tercih eden, birlikte olduğunda güvende hissettiğin, insana huzur veren dost…
Kutlu Peygamber, kötü; iki yüzlü, münafık insanı üç hasletiyle tarif eder: konuşunca yalan söyler, emanete ihanet eder ve sözünde durmaz. Hakikatte ahdine vefa, sözünde durmak hasleti olmaz ise iyi insan olmak şöyle dursun, münafık olma tehlikesi var…
İnsanın ölmüş anne ve babasının arkadaşlarına hürmet etmesini, sağlığında anne babasına yapılmış hürmet gibi sayan bir medeniyetimiz var. Vefanın da iyilik gibi herkese nasip olmadığı da bir gerçek…
Ölçü, tartı, sözleşme ve anlaşmalarda tam sadık kalınması, işini tam doğru, adaletli ve liyakatle yapmak da vefadır. Kadim medeniyetimizin günümüze ulaşan tüm değerlerinde, toplumu ıslah tertip ve düzen vardır. Herkesin işini hakkıyla yaptığı bir toplumda güven olur, huzur olur…
Dün söylediğinin bugün tersini savunan, dün ak dediğine bugün kara diyen insanların, savundukları ideolojilerini menfaatleri için kullandıklarını görmek ne acı!..
Oysa yiğitlikte mertlikte; dost düşman herkesin kabul ettiği Şahı Merdan, Haydarı Kerrar Sultanı Evliya Hz. Ali “Söz ağızdan çıkana kadar senin esirindir, ağzından çıktıktan sonra sen onun esirisin” der. Çağlar ötesinden ışık verir, yolumuzu aydınlatır…
Makamlarını, servetlerini, konumlarını korumak için tüm kutsallarını yok sayan, laf olsun diye konuşan, samimiyetsiz, iki yüzlü, münafıklar için vefa, sadece İstanbul’da bir semt adıdır.
Muhabbetle…