“Benim kudretimin ulaştığı yere onların hayalleri bile ulaşamaz” Fatih Sultan Mehmet.

Adaletin hâkim kılınması için çıktığı seferde, Kutlu Peygamberin müjdesine henüz yirmi yaşında nail olan iki cihan sultanı. Dost düşman herkesin takdir ettiği, küçük yaşlarda birçok ilime vakıf, birçok yabancı dil bilen, iyi eğitimli bir şehzade. Kudretin, gücün asıl sahibinin Yaradan olduğunu çok iyi bilen ve sadece O’nun huzurunda eğilen, ideali, ülküsü olan bir genç…

Grandük Notaras Bizanslıların duygularını “Şehirde Latin külahı görmektense Osmanlı’nın sarığını yeğlerim” diye çok veciz bir şekilde dile getirmişti. Fatih’in adaleti şehir fetholunduktan sonra her dinin mensublarına gösterdiği serbestlik ile de görülmüştü. İstanbul fetholundu ve fethin sembolü olarak en büyük mabet yeri Ayasofya, Camiye çevrildi. Haç kırıldı, tevhit bayrağı dalgalandı. Nebevi müjdeye nail olmak isteyen birçok meşhur komutanın hayalini genç padişah Fatih Sultan Mehmet gerçekleştirmişti.

“Konstantinapolis (İstanbul) elbette fetholunacaktır, onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu fetheden asker ne güzel askerdir” Hz. Muhammed.

Düş, hayal anlamı içerir. Düşünmek hayal etmektir. İnsan düşünen bir varlıktır. Hayali olmayan, pusulasız yolcu gibidir. Hayallerinin peşinden gitmek çağımızda yanlış anlamlar çağrıştırsa da hakikatte insan önce hayal eder ve mefkuresi, ideali şekillenir. Önce hayal, sonra ideal ve ideali doğrultusunda azimle gayret etmek. Başarıya giden yol budur…

İdealini özüyle birleştiren için zorluklar üstesinden gelinecek birer sınavdır. Tarihin içinden süzülerek gelen, atalarının mirasını korumak da torunlarına düşer. Selçuklu ve Osmanlı’nın devamı Cumhuriyetimizi sahip olduğu miras ile gelecek nesillere taşımak şimdiki nesillerin görevidir. Kaldı ki mevcudu korumak şöyle dursun, yeni hayaller ve insanlığa hizmet ideali ile çalışmak bize görevdir…

Endonezya’da dindar bir Katolik ailede büyüyen ve rahibe olmak için eğitim alan, Irena Handono “Kuran’ı aldım ve niyetim İslam aleyhinde kullanabileceğim argüman bulmaktı, rastgele çeviriden İhlas suresini okudum, kalbim Yaratıcının bir olduğunu kabul etti ve Müslüman olmaya karar verdim” dedi.

İhlas suresi:

Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla

” De ki: O Allah, birdir”

“Allah Samed’dir”

“(O) baba olmadı ve doğmadı da”

“Hiçbir şey O’na denk (benzer) değildir.”

Muhabbetle.